Zengezur’dan Yükselen Ses: Azerbaycan’ın Tarihî Yürüyüşü

Kafkasya’nın kalbinde yeniden doğan bir milletin azmi, yalnızca sınırlarını değil, aynı zamanda geleceğini de şekillendiriyor. Azerbaycan, yüzyıllar boyunca süregelen mücadelelerin, işgallerin, bölünmelerin ve haksızlıkların ardından bugün haklı davasında daha gür bir sesle dünyaya sesleniyor. Karabağ’daki zaferiyle yalnızca işgal altındaki topraklarını geri almakla kalmadı, aynı zamanda tarihsel hafızasına kazınmış adaletsizliğe karşı direncin simgesi hâline geldi. Bugün ise Zengezur Dehlizi’nin açılmasıyla birlikte Azerbaycan, hem jeopolitik hem de kültürel açıdan bölgesinde öncü bir rol üstlenmeye hazırlanıyor. Bu dehliz, Azerbaycan’ın anavatanla Nahçıvan arasındaki koparılmış bağlarını yeniden onaracak, Türk dünyasını kesintisiz bir hatla buluşturacak ve Bakü’den İstanbul’a, oradan Orta Asya bozkırlarına uzanan büyük bir birliğin kapılarını aralayacaktır. Bu sadece bir ulaşım yolu değil; bağımsızlığını kanıyla, iradesiyle savunmuş bir halkın özgürlük manifestosudur. Dünyanın güç dengeleri yeniden kurulurken, Azerbaycan’ın sesi artık daha gür, adımları daha kararlı ve duruşu daha nettir. Bugün Azerbaycan’ı savunmak, yalnızca bir ülkenin hakkını savunmak değildir; aynı zamanda adaletin, bağımsızlığın ve milletlerin kendi kaderlerini tayin etme hakkının yanında durmaktır. Zengezur’dan yükselecek ses, sadece Azerbaycan’ın değil, bütün Türk dünyasının ortak sesi olacaktır.